Orhan Veli Kanık – İşsizlik

Sesli Kitap Açıklaması

Sesli Kitap, İşsizlik Bilmem ne dağındaki petrol arama kampında bir iş teklifi etmişlerdi. Gitseydim kötü mü olurdu sanki. Enayilik işte, parayla pulla değil ki. Bir odam olurdu, hiç olmazsa; ev kirası düşünmezdim. Sabahları acı kahvemi içebilir, öğle, akşam yemeklerini kampın tabldotundan yiyebilirdim. Tabldotu düşünür düşünmez karnım guruldamaya başladı, demek acıkmıştım. Şu yemek denilen şey de tuhaf bir şey. İnsanlar neler icat etmişler! Düpedüz ot yemek, yahut çiğ çiğ et yemek dururken, neler çıkarmışlar ortaya! Balığı denizden tutacaksın. Başka çeşidi olursa olmaz, levrek olacak.

Ateşi yakacaksın, suyu kaynatacaksın, levreği içine atacaksın, haşlandıktan sonra çıkaracaksın, bir tabağa koyacaksın, soğutacaksın, başka bir kabın içine tavuktan çıkan yumurtayı kıracaksın, başlayacaksın çalkalamaya, yumurta hep aynı tarafa doğru çalkalanacak, bir yandan ince ince zeytinyağı dökeceksin, zeytinyağı iplik gibi dökülecek. Zeytinyağının da hikâyesi ayrı Zeytini daldan koparacaksın, ezeceksin, yağını alacaksın. Mutlaka zeytin olacak. Fındık olsa olmaz, susam olsa olmaz, pamuk olsa olmaz, zeytin. Zeytinyağı iplik gibi dökülecek. Yumurtayla zeytinyağı kıvamını bulunca bir kaşıkla onu soğumuş levreğin üstüne gezdireceksin. Oldu mu sana mayonezli levrek? Kim bilir belki de olmadı. Olmazsa olmasın, ahçı değilim ya.

Seslendiren: Müşfik Kenter

(Tanıtım Bülteninden

Yazar Açıklaması

Orhan Veli Kanık, 13 Nisan 1914 tarihinde Yalıköyün’deki İzmirli tüccar bir baba ve Beykozlu Hacı bir annenin oğlu olarak dünya geldi. Ailesi, çocuklarına Ahmet Orhan adını koydu. Türkiye’deki soyadı kanunu sonrası ise Kanık soyadını aldı. Beş yaşında vücudundaki yanık nedeniyle tedavi gören Orhan Veli, dokuz yaşında kızamık, 17 yaşında ise kızıl hastalığına yakalandı. 1923’ten 1948 yılına kadar Orhan Veli Kanık, Ankara’da yaşadı. Mehmet Veli Bey yıllar sonra İstanbul Radyosu’nda Ses Uzmanı olarak görev yapmaktaydı.

Kanık, Galatasaray Lisesi’nde yatılı eğitim görürken, annesiyle Ankara’ya taşınmak zorunda kaldı. Gazi İlkokulu’na kaydolduktan sadece bir sene sonra 1926 yılında Ankara Atatürk Lisesi’nde yatılı kaldı. İÜ Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’ne gidip, 1935 yılında ise üniversiteyi bıraktı. Henüz ilkokulda çocuk öyküleri yazan Kanık, Oktay Rıfat Horozcu ve Melih Cevdet Anday’la küçük yaşlarda tanıştı. Kanık’ı besleyen ve ona adeta fikir babası olup yönlendiren kişi ise lisedeki edebiyat öğretmeni oldu. Kanık’ın edebiyat öğretmeni, Ahmet Hamdi Tanpınar’dı.

Sesimiz adlı dergiyi çıkaranlardan birisi olan Orhan Veli, tiyatro çalışmalarına büyük özen gösterdi. Tiyatro çevirileri de yapan Kanık, PTT’de Umum Müdürlüğü yaptı. İlk şiiri 1936 yılında Varlık dergisinde yayımlandı. Sonraki yıllarda ise İnsan, Ses, Gençlik, Küllük ve İnkılâpçı Gençlik dergilerinde eserleri basıldı. Garip seçkisi yayımlandığında ise şair artık Türkiye geneli tanınır hale gelmişti. Birinci Yeni olan Orhan Veli Kanık, Ankara’da belediyenin kazdığı çukura düşerek tedavi altına alındı. 14 Kasım 1950 yılında İstanbul’da beyin kanaması geçiren Kanık’a alkol zehirlenmesi tedavisi uygulandı. Ve hayatını kaybetti.

Bizleri FacebookInstagram ve Twitter hesaplarımız üzerinden takip edebilirsiniz. Diğer içeriklerimize de göz atmayı unutmayın!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir